Deli olmak istemek
Şöyle bir düşününce sabahları yataktan kalkmak zor iş..! bazen art arda aynı rüyaları görürüm!. Hemen not alırım sanki istatistiklerle rüya görüyorum!.. örneğin bir ada görürüm çok sık unutulacak gibi değildi!..
Bir ada çevresi dağlarla kaplı ve ortasında sanayi eskisi bir kent!.. sanayi dumanı öyle ki her yere gri renk hakim!.. içinde enteresan taşıma araçları var! Örneğin parmak kadar suyun üstünde hızla giden tekneler, incecik tellere takılı teleferik, tekerlekleri kendinden büyük otobüsler!. İnsanları soğuk ve duygusuz, yanı başında ölen bir gencin kalkıp kalkmamasını umursamayan yaşlılar!.. bir kadına tecavüz edilmesini seyretmeye bile tenezzül etmeyen bir sokak dolusu insan ve ben, korkak ve saldırgan ben!.. daha o adadan çıkamadım!.. pencereden izledim sokağın sakinliğini; onların arasına girmekten korktum!.. bir rüyamda ise onlardan biriydim!.. hızlı teknede parmak kadar suyun üstünde sakin ama aslında korkutucu bir yolculuk!.. bir rüyamda şehirden kaçma planımı odadan çıkamamakla tamamlamıştım!..
Bir başka yolculuğumda da tren yolculuğundayım!.. öyle bir yolculuk ki benim yerim yok ama izliyorum, görüyorum!.. bir kadın(düz küt kesim saçlarının her rüyada rengi değişse de güzel ve bembeyaz teniyle ilgi çekiyor) bir de çocuk(onunda saç rengi değişiyor) ağzına sıçım yav orda değilim işte!.. bisikletimle bayır tırmanıyorum ve birden duruyorum ve tren sarsılıyor!.. keza bu trenin kaza yaptığını veya öldüklerini hiç görmedim ama zaten Meltemle birlikteyken her gece bu rüyayı görmekten de vazgeçmiştim(hatta hiç görmedim).
Bu iki rüyayla kavga ederken uçtuğum rüyaları ve düştüğüm rüyaları ve bayır aşağı koşup dereye kavuştuğum rüyaları!.. (deli olduğum kanısına varmak belki de-özllikle canlı günlerimde- imkansızdır) şöyle bir bakıyorum da ben mahvettiğim hayatıma hayranlığımla kendimi mahvediyorum!..
Köşe bucak kaçtığım bazı gerçekler insanlar tarafından fark edilmediğinde benim aklımda kazınıp kalır!.. işte onlar aklıma geldiğinde inleyerek başımı tutarım!.. sanırım bana has çünkü rastlamadım bu şikayete!.. bu ağrılar çok basit şeylerden olabiliyor!.. ne bilim biriyle konuşurken dilimin sürçtüğünü hatırlamamdan falanda olabiliyor!.. birine gerçekten çok ağır sonuçlar doğurmuş sözler söylediğimi hatırladığımda da yada bir adımımı ters attığımı ve tökezlediğimi hatırladığımda yada birinin düşmesine sebep olan bir hatada da!.. alkollüyken olmaz ve yeni sigara içtiğimde!.. bunların dışında bir şey test etmiş değilim!..”uyuşturucu” denen “uyarıcı”lar arttıracağına eminim!.. sex engellemiyor!.. düzenli düzensiz fark etmez!.. düşünün altınızda kıvranan bir yılan var başınıza bir bıçak saplayıp çekiyorlar!.. herkes kadınların baş ağrılarını anlatır hani benimki öle bişe değil!.. bir mayın yada bir saatli bomba; yada random() bir değerle çalışan bir virüs!.. bir anda vurur ve alkol sigara yoksa art arda vurmaya devam eder!..
Ben hala bir deli değilim!.. insanların söylediğinin aksine otokontrolüm yüksek ve çok iyi bir vurgulayıcıyım!.. silik olmadığım kesin ama işin gerçeği çok fazla engellerim kendimi!.. kim bilir kendimi engellemesem baş ağrılarım ne hale gelir!..