Yabancının vedası
Dokunamam usulca bu yanığa
Önce bilmeden yüreğimin halini,
Tut içinde demeyin usulca.
Görsem ölmeden tekrar sinesini
Derdim içimde son da olsa
Tutamadığım hüzünlü bir rüya
Boyardı beni kara mavi bulutlara
Sevişirdik gecelerce belki masumca
Hiç bilemezdim kimdi acaba?
Çaldı kapım birden çekincemeyle
Yağmurlu karanlık bir gecede
Araladım kapıyı dışarı habersizce
Rüya mı bu, sordum kendime?
Bakınca yağmurdan beliren sinesine
O şuh gizemli kadındır
Beni şaşırtmayı hep başarır
Elinde ince sigarası yine
Esrarlı kibar gülüşü yüzünde
Usulca süzüldü kapımdan içeriye
Bana hiç vaatler vermezdi
Haliyle yüreğimde şefkatini bilmedi
Acaba aklından ne geçerdi?
Alabildiğine güzel bir kadındı
Onu anlamaksa bana uzaktı
Oturdu ateşin önüde koltuğuma
Sanki o hep yanındaymışçasına
Ansızın karışmıştı onsuz hayatıma
İkram ettiğim alelade çayıma
Dedi ,tutturamamışsın yine ama…
Demiştim vaadi yoktu diye
Fikrimde yoktu neden geldiğine
Yada benimle olan tüm hikayesine
Acaba bilirmiydi bağlanmayı birine?
Anlarmıydım onu anlatsa kendince?
Kolay kolay insanlar değişmez
Yakıp yıkan kıymetini bilmez
Vedasız giden ardındakine üzülmez
Hem seven sessizce gidemez
Sevsen sevilen nasıl bilmez?
Veda etmeye gelmiş bana
Artık hayatlarımız kesişmezmiş ama!
Belki…Belki dedi gülümsedi bana
İkimizinde kedi doğduğu başka,
Bambaşka güzel bir hayatta…
Yine anlayamamıştım ben onu
Kabullenmemişmiydim çoktan onsuzluğu?
Belki çok sevmiştim onu
Yine de elde edemezdim bunu
Yani onunla olup mutluluğu…
Vaat edecek biri değildi
Sevmeyi, beraberliği belki aileyi
Mutlu edip ,huzur vermeyi
O varken hayat Kara maviydi
Yapardı yüreğimi hep gelgitli..
Borç bilirim teşekkür etmeyi
Anladım yine de azıcık sevdiğini
Gördüm elvedayla burkulan sinesini
Hep biliyordum zaten gideceğini
Bildiğim gibi sabah doğacak güneşi…
Berhan Cem Özelbiçer