Gözler Kör, Kulaklar Sağır!
Yapma diyorum kendime. Ağlama artık. Ama olmuyor işte bu kadar adaletsizlik varken gözyaşlarım durmuyor. İçime içime ağlıyorum artık. Hani hep çocuk kalsaydık deriz ya. Git sor bakalım sokaklarda yatan çocuğa o çocuk kalmak istiyor muymuş. Git sor bakalım babasından dayak yiyen, okul yüzü görmeyen, kendine ait bir tek oyuncağı olmayan, boyundan büyük sorumlulukları olan çocuğa, o çocuk kalmak istiyor muymuş. Adalet yok diyoruz hepimiz. Kimi evinin salonunda oturmuş haberleri izliyor ve adalet yok diye yakınıyor. Kimi sokaklarda eylem yaparken polisten yediği biber gazı ve coplara karşı dururken adalet yok diye avazı çıktığı kadar bağırıyor. Kimi kaybettiği ihalelerde adalet yok, haksızlık var, diyor parasına para katamamanın acısıyla. Adalet kimin için yok peki? Hangisi haklı adaleti ararken. Ben söyleyeyim: adalete ihtiyacı olup ona en uzak olandır haklı olan. Elini uzatsa kolunu koparacaklarını bildiğinden susandır haklı olan. Ve eğer bir baba çocuğunun ölüsünü sırtında kilometrelerce taşımak zorunda kalıyorsa ve devlet dediğimiz o mübarek sistem kılını dahi kıpırdatmayıp yürek parçalayan açıklamalar yapıyorsa adalet bir sarayın ismi olmaktan öteye geçmez, geçmiyor.