Yanılsama

Öylesine bir gün geçirmeyi seviyorum. vakit öldürmeyi ve öldürdüğüm vaktin beni öldürdüğünü bilmeyi seviyorum.

Yine öylesine bir gündü işte..! (günlüğe bile farklı bir şey yazamıyordum) Okula gitmiş derslere girmiş ve eve dönüş yolunu tutmuştum. Ortaokulda bu yürüme yolu çok kullanırdık; sabah okul servisiyle gider akşam yürüyerek dönerdik.(yol parasıyla abur cubur veya sigara aldığımızdan olacak) Cinsel organımla olan gerçek ilişkimin yeni tamamlandığı günlerdi. Dağ yolu dediğimiz patikadan eve çıkıyordum. Yerden topladığım sigaraları içiyordum. Sigaraya yeni başlayanların başına gelir bu başınız döner ve mideniz bulanır; ben ilk sigaralarımı kusmakla geçirmiştim!.. Sigara nasıl bir kafa yaptıysa yere oturdum; bir tane daha yaktım. Ayağa kalmaya yeltendim ama olmadı! uzaktan bir şeyler göründü, ne olduğunu çözemiyordum(biraz korktuğumu da itiraf etmem lazım) köpek yada domuz olabilirdi, güzeldi; yüzü vardı ama kuyruğu da, saçları vardı ama dört ayaklıydı!.. Yanıma iyice yaklaştı, ön bacaklarından birinin el olduğunu fark ettim. Yanıma çömeldi, elini uzatıp sigaramı istedi, yanan sigarayı verdim; cebimden yenisini çıkarıp yaktım. O bir yandan sigarasını içiyor bir yandan da bir şeyler konuşuyordu. Uzun bir süre sonra fark ettim ki benim dilimde konuşmuyordu ama onu anlıyordum. Kendini, Sorunlarını, İnsanların ondan korktuğunu anlattı. Sigarası bitti. Cebimden bir tane daha çıkartıp verdim; kibriti alıp patisinin altına sıkıştırdı, eliyle çekip yaktı. Anlatmaya devam etti; birinden hoşlanırmış; bir insanoğlundan, onu görünce kendinden korkmayacağını düşünüyormuş. Aylardır buradan geçerken onu takip ediyormuş. Ne olursa olsun karşısına çıkmaya karar vermiş. Korkmasından korkmuş, umduğu ama beklemediği bir tepki vermiş insan oğlu; ondan korkmamış. İnsan oğluyla oturup sigara içmişler.

“sen cin misin?” diye sordum;(o zamanlar bana dinsel korkular yüklemek için anlatılan bilinçsiz öykülerden çok etkilenmiştim!..) Onu da uzun uzun anlattı; bir mutasyon bozukluğu, cin falan değilmiş ama insanlar ve hatta ailesi bile onu kabul edememiş(zaten aileler düzgün olma hastasıdır!.. Bir şey yanlış giderse mirastan olursun)

“İstersen bana dokun. tüylerim yüzüm kuyruğum hepsi gerçek!..” dedi..! dokundum!.. gerçekti; o kadar gerçekti ki elimi üstünden alamadım. Sigara elimi yakınca salladım. Biraz tedirgin, biraz korkmuş salladım; gülümsedi, yüzü ay gibi aydınlık, tüyleri de uzay gibi karanlık. Bir sigara daha yaktım.emindim ki sigara bittiğinde ayılacaktım, bu sigara içme olayının bitmesiyle gitmesinden korktum yani.
Konuşuyordu; çok güzel konuşuyordu. (Sigaranın ilk etkisi geçtiğinde her şey normale dönmeye başlar!..) Ben pek bir şey anlamamaya başlamıştım; ama dinliyordum. Sigaraya kesinti vermiyordum. Bu sırtüstü yattığımda gördüğüm kâbuslar gibiydi; bitmesinler diye uyansam da gözlerimi açmam, kâbusta kör olurum ama bir süre sonra kâbus devam eder.

Gitmem gerektiğini söyledim (hala ailemle yaşıyordum) yegane elini dizime koyup suratıma dikildi. İrkilmedim, istedim ve bir öpücük kondurdu. Kadınlar ne olursa, nasıl görünürse, nasıl yaşarsa fark etmez bunu yapınca masum ve güzel görünüyor.

Bir havlama sesi duydum; o da duydu. Arkasına döndü ve suratının değiştiğini fark ettim. Bir canavar edası girdi yüzüne. Bir şeylerin bölündüğünü fark eden her kadın gibi kızmıştı ve değişmişti. Bana dönüp “git” diye emretti. Ben her şeyi bırakıp kaçtım. Biraz aklım başıma toplanınca çantasız eve gitmenin “azar” anlamına geldiğini anladım.(her hafta 1-2 kere yaşıyordum bunu!..) geri döndüm (orda olmasını istiyordum; beni beklemesini) hiçbir şey yoktu. Sigara izmaritleri bile tek noktada öbek olmuştu; 2 öbek olmalıydı ama yoktu. Çantamı alıp yine koşar-kaçar uzaklaştım. Hikâye garip ve anlatmaya değerdi ama bu hikâyeyi anlatınca imamın suratıma tükürüp dua okuyacağı geldi gözümün önüne. Müslüman işi günah çıkarmayı sevmem, ta o zaman bile sevmezdim.

Onu unutmadım; anlatmadım da!.. Çirkinin güzelliğini ve yeniden çirkinleşmesini; çok güzeldi sanırım yada öyle hatırlamak istiyorum.

Şimdi bana sigarayı bırak diyorlar. Herhalde sigaradan gırtlak kanseri olsam boğazıma boru taksalar ve mikrofonla konuşsam yinede -o borudan sokup- sigara içerim..!